Cildimiz yapısı gereği bakım ve uğraş isteyen, doğru tercihler ve yönlendirilmelerle mucizeler gerçekleştirebilecek kadar da değişme açık bir yapıdır. Ancak zamanla çevresel faktörlere ve yaş almaya bağlı olarak deforme olur ve eski canlılığını yitirir.
Cildimiz yapısı gereği bakım ve uğraş isteyen, doğru tercihler ve yönlendirilmelerle mucizeler gerçekleştirebilecek kadar da değişme açık bir yapıdır. Ancak zamanla çevresel faktörlere ve yaş almaya bağlı olarak deforme olur ve eski canlılığını yitirir. Kimyasal içeren temizleyiciler, sigara ve güneşin zararlı ışınları, cildimize zarar verir. Yeterince su tüketmemek, hareketsiz yaşam, yanlış beslenme de cilt lekelerinin oluşmasına zemin hazırlar. Vücudumuzun en önemli bölümlerinden olan cildimize iyi bakmak, kendimize yapacağımız en iyi yatırım. Peki hiç hoşumuza gitmeyen cilt lekeleri nasıl tedavi edilir?
Hem doğal hem de medikal uygulamalar ile tedavi edilebilen cilt lekeleri, genellikle ergenlik sürecinden kalma akne izleri, korumasız şekilde fazla güneşe maruz kalma sonucu ortaya çıkabilir. Kadınlarda doğum kontrol hapı kullanımı veya hamilelik sırasında oluşan hormonal değişikliklerden ötürü, cildin melanin denilen renk maddesinin üretimi artarak, alın, burun üzeri, yanak, dudak üstü ve çene gibi bölgelerde lekeler oluşabilir.
Ağızdan alınan veya bölgesel sürülen bazı ilaçlar ve kozmetikler lekelere davetiye çıkarabilir. Güneş ışınları veya solaryuma maruz kalan cilt, kendini korumak amacıyla daha kalınlaşır ve melanin üretimini artırır. Cildin kendini yenileme çabası da lekeleri artırır. Güneşin etkisiyle değişik boyutlarda, açık kahverenginden siyaha kadar değişen renklerde ve çeşitli çaplarda görülebilen yaşlılık lekeleri de hareketlenerek ileri yaşlarda ortaya çıkar. Üstelik özellikle güneşin zararlı ışınları nedeniyle oluşan lekelenmeler, ilerleyen aşamalarda cilt kanserine neden olabilir. Cilt kanseri öncelikle saçlı deri, yüz, dudaklar, kulaklar, boyun, göğüs, kollar ve eller ile kadınlarda bacaklar dâhil olmak üzere cildin güneşe maruz kalan alanlarında ortaya çıkabilir. Ancak el ayası, el ve ayak tırnaklarının altı ve genital bölge gibi gün ışığını nadiren gören alanlarda da oluşabilmektedir.
Diğer yandan cildin deneyimlediği yanık, sivilce ve akne yaraları, iyileşirken koyu lekeler bırakabilir. Ten rengi koyu olanlarda bu lekeler daha belirgin olabilir. Bazı cerrahi işlemler, işlem yapılan bölgeye bağlı olarak vücutta derin izler oluşturur.
Tedaviye Başlarken…
Gelişen estetik ve medikal uygulamalar ile cilt yenileme ve cilt lekeleri sorununu ortadan kaldırmak çok daha kolay. Tedaviye başlamadan önce mutlaka bir uzman tarafından lekenin derin mi yoksa yüzeysel mi olduğuna karar verilmelidir. Lekenin durumunun tespit edilmesi, tedavi yönteminin belirlenmesinde yol göstericidir.
Çoğu lekeler, cildin hem yüzeysel hem de derin tabakasında yer alır. Bu nedenle genellikle kombine tedaviler daha iyi sonuçlar verir. Yüzeysel lekelerde bazen leke giderici kremler ve yüzeysel kimyasal peelingler yeterli gelebilir. İleri teknolojiye sahip cihazlarla hem derin hem de yüzeysel cilt lekeleri tedavi edilebilir. Tedavide, cilt altı tabakasını besleyici, kolajen ve elastin doku artışını destekleyen ürünler kullanılarak cilt dokusu canlandırılabilir.
Cihazsız Tedavi Yöntemleri
Peeling, PRP tedavisi, Somon DNA, mezoterapi ve kremler, cildiniz için en doğru ve kalıcı cihazsız tedavi yöntemleridir. Alanında uzman doktorlar tarafından hastanın ihtiyacına uygun olarak belirli seanslarla sürdürülen bu tedaviler ile ciltte istenilen görüntü elde edilir.
Peeling: Yüzeysel bir soyma işlemi olan peeling, ciltteki melanin hücre sayısını azaltarak lekelerin açılmasını sağlar. Peelingler genellikle 1-2 hafta ara ile 6-8 seans uygulanır. Aynı zamanda ciltte yenilenme, parlama ve canlanma yaratarak cildin daha iyi görünmesini sağlar.
Kök Hücre: Cildinizin kalitesini artırmak, bariyerini güçlendirmek, nemini artırmak hatta güneş lekelerinizden ve çillerinizden tamamen kurtulmak için Kök Hücre Tedavisi tek seferlik ve kesin çözümdür. Özellikle ultraviyole A ve ultraviyole B içerikli olan, yüksek koruma faktörüne sahip kremler kullanmak gerek. Aynı zamanda cilt altı tabakasını besleyen, kolajen ve elastin doku artışını destekleyen ürünler kullanılarak cilt dokusu daha da canlı hale getirilebilir.
PRP Tedavisi: Kişinin kendi kanındaki büyüme faktörleri ayrıştırılır. Bu büyüme faktörleri lekeli olan bölgeye verildiğinde bir onarım faaliyeti başlatırlar. Lekeye sebep olan hücreleri oradan uzaklaştırırken, hücre yenilenmesini hızlandırırlar.
Somon DNA: Bu uygulama cilt yapısını güçlendirerek, cildin elastikiyet ve sıkılığını artırır. Cildin azalan nem dengesini düzenleyerek pürüzsüz, sağlıklı bir görünüme kavuşturur.
Mezoterapi: Cildin yeniden canlandırılması ve daha genç bir görünüme kavuşturulmasına yönelik etkili bir çözüm sunan bu işlemle, ortalama 4- 6 seansta cilt dokusu üzerinde canlanma hareketi yaratılır. Aynı zamanda lekelerin açılması da sağlanır.
Kremler: Özellikle Retinoik asit, C ve E vitamini içeren kremlerin leke açıcı özelliği vardır. Leke giderici kremlerin doktorunuz tarafından sizin cildinize uygun dozda verilmesi ve gece kullanılması doğrudur.
Leke tedavisine en etkili tedavinin bile, cilt lekelerinde önemli bir azalma sağlasa da lekeleri tamamen yok edemeyebileceği unutulmamalıdır. Tedavi sonucunda yüzde 60-70 azalma elde edilmesini altın standart olarak tanımlıyoruz. Bazı cilt lekelerinin tedaviye cevap vermesi daha uzun sürebilir. Seans aralarında leke giderici krem ve güneş koruyucu krem uygulanmalıdır. Leke tedavisi birçok klinikte yapılabilir fakat konunun uzmanıyla, lekenize uygun teknolojik cihazlarla ve kombine metotlar kullanılarak uygulanan tedavi protokolleri, çok daha başarılı sonuçlar verecektir.
Noktayı koymadan önce hatırlatalım. Bu işlemlerin uygulanması ve sonuçları, her kişinin anatomisine, fizyonomisine ve yaşam kalitesine göre değişiklik gösterebilir. Bu nedenle herhangi bir uygulamadan destek almadan önce mutlaka konunun uzmanı bir doktorla görüşün.
